34,4900$% 0.07
36,2896€% -0.22
43,6100£% -0.08
2.962,97%0,96
2.671,57%0,86
9.367,77%3,72
Haber7Harp Okulu’ndaki mezuniyet töreninde kılıçlı korsan yemin eden teğmenler ile ilgili dikkat çeken bir yazı kaleme alan Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, “Narin soruşturmasında çok yanlış bir iletişim” başlıklı yazısında muhalefetin tavrını eleştirdi. Ahmet Hakan, geçmişte askerin sivil hükümetler üzerindeki baskısını muhalefetin keyifle izleyip iktidarın titremesinden duyduğu hazzı hatırlattı.CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “Teğmenler kılıcı kime çekerler biliyor musunuz? Dosta güven, düşmana kaygı versin diye çeker” ifadesinin çok sığ bir söz olduğunu ifade eden Ahmet Hakan, teğmenlerin siyasi sloganlarına karşı muhalefetin tavır takınmasıyla zihinsel bir devrim yaşanabileceğini vurguladı. Ahmet Hakan’ın bugünkü yazısındaki ilgili bölümde şu ifadeleri kullandı:ASKER / SİYASET İLİŞKİSİNDE KAÇ ARPA BOYU YOL ALDIKÇok da eski olmayan zamanlarda Türkiye’de asker – siyaset ilişkisi şöyleydi:* Asker, sivil hükümete ayar verirdi.İktidar tir tir titrerdi, muhalefet ise bu titreyiş karşısında hazzın doruklarına çıkardı.* Hiçbir iktidar, “Seçilmiş iradeye bağlı olması gereken bürokratik yapı, seçilmiş iradeye meydan okuyamaz” diyemezdi.* Hiçbir muhalefet de… “Ben bu iktidara karşı mücadele ediyorum, sana ne oluyor? Senin görevin siyaset yapmak değil. Haddini bil” diyemezdi.* Teğmenlerin yemini karşısında özellikle muhalefetin sergilediği yaklaşıma baktığımda…Eski günler aklıma geldi.* Mesela Özgür Özel, dün şöyle demiş:* “Teğmenler kılıcı kime çekerler biliyor musunuz? Dosta güven düşmana kaygı versin diye çeker.”* Sırf polemik olsun diye söylenmiş sığ bir söz. Hiçbir derinliği yok.Yürütülen tartışmanın dayanak noktalarıyla uzaktan yakından ilişki kurmayan retorik bir açıklama.Tek motivasyonu var: Karşı tarafa gol atmak.* Oysa muhalefetin olayla ilgili olarak söylemesi gereken sadece şu iki şeydi:* – BİR: Teğmenlerin iyi niyetli olduklarına, siyasi iradeye karşı kılıç çekmediklerine inanıyoruz. Ancak bu yönde en küçük kuşku varsa o kuşkunun üzerine de gidilmelidir.* – İKİ: Önyargısız, düşmanca olmayan, ikna edici bir inceleme süreci yürütülmelidir. Sürecin böyle yürütülüp yürütülmediğinin takipçisi olacağız.* Muhalefet, bu tavrı takınsaydı…Siyaset – asker ilişkisinde çok esaslı bir zihinsel devrim geçirdiğimize inanacaktım.KAYNAK: HABER7
Hayatı kitap oldu: ‘Bir Ülküye Adanmış Ömrün Anlatılmamış Hikayesi’